Plastik maddelerde dioksin denilen madde plastiğin ısıyla tepkiye girmesi sonucu açığa çıkıyor. Dioksin kansere neden olur. Plastik bardaklar sıcak su ile temas ettiğinde, pet şişelerdeki suların güneş ile kanserojen dioksin maddesi karışır. Dioksin vücuda alındıktan sonra yağ dokuda birikir, dışarı atılamaz. Bayanlarda özelliklede doğum yapmamış olanlarda göğüs kanseri oluşumunu tetikler. Plastik şişelerin yapımında kullanılan hammadde petrol artığıdır. Bu nedenle daha oluşturulurken zararları açığa çıkmaya başlar. Çoğu Avrupa ülkesinde restaurantlar da plastik, kaşık, bıçak ve bardak kullanımı yasaklanmıştır. Ülkemizde ise henüz bu duyarlılığa ulaşmış değiliz. Plastik malzemelerin maliyetinin düşük olması birçok gıda firmasının halen bu ürünleri kullanılmasını sağlıyor. Halkın okuyup bilinçlenmesi çok önemlidir. Özellikle asitli içecek ve yiyecekler plastik kaplarda ise asidin çözücü etkisiyle zararlı kimyasallar yiyecek ve içeceğin içine karışabilir, insan sağlığında oluşabilecek tahribatın boyutunu kestirmek güçtür. Siz aldığınız plastik içindeki sıvıyı ısınmadan tüketseniz bile ürün son kullanıcıya ulaşmadan nakliye esnasında güneş ile uzun süreli temas etmiş olabilir.
DOĞADA GERİ DÖNÜŞÜM
Alışverişte naylon poşetler doğada yüzlerce yıl bozulmadan kalabilir. Yaratacağı kirliliğin yanı sıra bozulurken ortaya çıkan kimyasal maddelerle de sağlığı tehdit etmektedir. Özellikle siyah poşet torbalar tıbbi atıklar, pet şişeler ve kova gibi malzemelerin geri dönüşümü ile elde ediliyor. Kusurlarının örtülmesi amacıyla siyah renkte yapılıyor. Sadece çevreye değil içine koyulan besin maddelerine de ısı yoluyla zararlı maddelerini geçirebilir. Meyve ve sebzelerin plastik poşetlerle direkt temas etmesinden kaçınılmalıdır. Kağıt poşetler, file, bez çanta kullanılabilir.
